Pazartesi, Aralık 29

Dostlara...


Çok güzelsiniz... Sizin mutluluğunuz, ömrümüzce bizim mutluluğumuz olucak...Nice mutlu yıllara...

Not: Sizi bir araya getircem diye geçen sene evi birbirine kattım be!

Nemo&Vucky

Pazar, Kasım 30

Pazar Klasiği

Bu pazar ki menumüz Tortelloni con ricotta e spinaci (ıspanaklı-peynieli tortelini), mantar keremalı. Yanında brokoli ve marul salatası. Doluca kırmızı eşliğinde...

Nemo&Vucky

Salı, Kasım 18

Yoğun Bir Gün ve Sonrası

Dün ne zamandır ertelediğimiz işleri yapmaya karar verdik. Sabah okula gitmeme kararının ardından yola koyulduk. Önce 24 er vesikalık çektirdik (bahçeli 3 deki BADO ya gitmeyin acayip kazıklıyo). Sonra B.evler muhtarının yolunu tuttuk. Nemo'nun nüfus cüzdanı istem belgesi ile nakil kağıdı aldık. Arada bi adliyeye uğradık ama kalabalıktan dolayı vazgeçtik, sonraya bıraktık. Çankaya nüfus müdürlüğü bir garip yer. Yapacağın her işlem için ayrı makinadan ayrı sıra alıyorsun. O arbedeyi de atlattıktan sonra yorgunlukla evin yolunu tuttuk. Arada Migros a uğrayıp haftalık alış-verişi yaptık.


Evine gelince yorgunluğunu unutuyor insan... Nemo mantarın başına geçti, ben Somonun...


Sonuçta ortaya bu görüntü çıktı...


Çarşamba, Kasım 12

Yine yol göründü gurbete


Gidiyoruz yine yollara, bilim aşkına yardan ayrı düşüyoruz. Yakında eve pasaport ve vize ile girebilicem:)


Bu sefer rota İstanbul. Bekle beni Nemo'm
Vucky

Salı, Kasım 11

Deniz Kokusu...


Deniz kokusu getiriyorum
Nem sinmiş tuzlu bedenime
Sabah ayazından gözlerim kırmızı
Bir şarkı tutturmuşum rastgele durduramıyorum
Durduramıyorum

Deniz kokusu getiriyorum
Karlı dağların tepesi özgürlük
Dibi deniz işte akdeniz
Uçarı bir hafiflik uçuşuyor başımda
İnanamıyorum inanamıyorum

Yarım gün uzakta ankara
Sokaklarında uslu kentliyi oynamak için
Yine gazeteleri okumak yine gece bıkkınlığı
Yine sabah telaşlarına alışmak için

Deniz kokusu getiriyorum
Güneş kavurmuş tenimi
Bir sevişme sonrası gibi
Neden umursamaz ve yalınım hiç bilemiyorumHiç bilemiyorum

Pazar, Kasım 9

Piknik...

Cumartersi akşamı spontan gelişen bir kararla Pazar soluğu markette alıp PİKNİK macerasına soyunduk. Nemo ile aşkımızın anılarında yer alan Söğütözü mesire yerini seçtik her zamanki gibi...

Ama malesef Ankara saçmalıklarından biriyle karşılaştık. Söğütözü mesire yeri 10 aydır kapalıymış!!! yerine aqua park yapılacakmış!!! Şehrin göbeğene...

Hemen soluğu Çiftlik yolunda aldık. Ama Anadolu caddesi kapalı olduğu için Çiftlikte trafik kıyamet.

Nemo'nun aklına Göksu Park geldi, evimizin yanı. Hemen yandı mangal tabi... Izgara, çay. Arada içki varmı diye bizi kontrol eden belediye görevlisi, rüzgar.... Mükemmel bir Pazar günü! Ankaraya rağmen...

Şimdi yine evimizdeyiz. Maç keyfinde...

Vucky&Nemo

Cumartesi, Kasım 8

Geçmez saatler...

Zamanın izafi olduğunu anlıyor insan...

Seni beklerken...

Seninle geçecek güzel bir cumartesi gecesini beklerken

3.5 saat kaldı:(

Vucky

Cuma, Kasım 7

Kader denen şey...

Kim bilebilirdi ki..?


Perşembe, Kasım 6

İş Bankası & Nesli


Çocukluğumdan beri bu banka sanki bizimmiş gibi gelir. Büyükbabamın bize anlatışı. Sorumluluk duygusunu öğretmek için hesap cüzdanını elimize verip para yatırmaya gönderişi hep tatlı anılardır bizde...

Şimdi bizden biri o bankanın bir parçası oluyor. Nesli...

Uzun bir çabanın sonunda... Hak ettiği yer orasımı tartışılır. Ama bu ülkenin düzeni böyle.

Bol şanslar kardeş, seni çok seviyoruzz...

Nemo&Vucky

Tchibo&Hardwork

Arazinin sonu, seyahatlerin azalması, Nemo ile huzurun sağlanmasının ardından sonunda tez çalışmalarına start veriyoruz. Uzun süredir verimli kullanamadığım pc yi ve 19' sony lcd yi masaya yerleştirdim. Ama verimli bir çalışma için bu kadarı yetmez tabiki!!!

En yakın Tchibo ya gittim. French Press ve Vulcankaffee...Kahveye beklerim... Bodrum kat topluluk odası...

Vucky

Çarşamba, Kasım 5

Sweet November...


Kasımın beşi;

Kimileri için oldukça basit bir gün. Bize göre ise bir dönüm noktası, bir hayat başlangıcı. Paylaşılan dört yıl, her saniye, her nefes, her kalp atışı...

Salı, Kasım 4

Missing Nemo:(


Uzun bir Çin seyahatinden sonra Nemo'ya kavuşmak. Huzuru bulmak...

Salı, Temmuz 29

AYDINLIĞIMIZ NEREYE KAYBOLDU?...

Hani eskiden güneşliydi,aydınlıktı bütün günler... Uyanır uyanmaz kendimizi atardık sokaklara bisikletimizle,bütün dünya sandığımız küçücük mahallemizin sokaklarına... Dizlerimiz yara bere içinde,dilimiz damağımız kurumuş dönerdik eve ve buz gibi bir şişe suyu paylaşırdık oyun arkadaşlarımızla hiç düşünmeden(çünkü bilmezdik o zaman virüsmüş,hastalıkmış :) )... Sonra 'yakar top' zamanı gelirdi.Çılgınlar gibi koşuşurduk o taraftan,o tarafa... Yada 'sek sek',zıpla zıplaya bildiğin kadar... Tabi bu gibi önemli konularda grup,sokak ve en son olarak mahalle şampiyonluklarını,rekorlarını unutmamak gerek... Sonra hava kararmaya başlar ve eve girme saatinin en önemli belirtisi olan akşam ezanı okunurdu. Ama havanın kararması, aydınlık günümüzün sona ermesi demek değildi! Evde bizi hayat ışığımız, o lezzetli kokuların mimarı annemiz beklerdi... Yani eskiden aydınlığımız hiç bitmezdi... Aydınlığımız nereye kayboldu?...

Nemo

Pazartesi, Haziran 16

KASIMDA AŞK BAŞKADIR...

Hepimizin hayatında 'BİR GÜN' vardır,

Herşeyin değiştiği;iyi veya kötü...

Şanslıyım ki benimki mükemmeldi!

5 Kasım,benim günüm...

'O'nunla tanıştım...

Hayata karıştım...

Nemo...